top of page

Keşanlı Ali Destanı

Zilha

Ne diyordum efendicağızıma söyleyim. Beni bu eve evladı manviyatlık aldılar. Bir çocuğu birde Şamamayı gezdiriyorum. İşim o kadar. Şamama evin köpeği. Burda medeniyet varmış be. Eskiden ayaklarımı aydan aya yıkardım. Hem de çorabımı çıkarmadan. Oldu olacak ikisi birden yıkansın diye. Şimdi her gün banyo yapıyorum. Allahın günü yıkanan deri ne kadar yumuşak oluyormuş meğer. Amonyak kokusuna öyle alışmışım ki burada temiz hava ilkin ciğerlerime dokandı.
(Gider masanın üstünden bir resim alıp gösterir)
Filiz'in babası Bülent Bey illetli fakir;karısı evden kaçmış.Adam da böyle sönmüş fenere dönmüş.İhya Bey doktorlara ne paralar yedirmişnafile...Melankoli diyorlar düşman başına.Bana bazen tuhaf tuhaf koyun gibi bakar.(taklidini yapar)Çok dokanıyor içime.Hani birinci perdede çişini bile unutan bunak profesör vardı yadeli doktoruymuş meğer o.Küçük beye şimdi o bakıyor. İki de bir evde benim kılık kıyafetime bile karışır.Yok saçını şöyle tarayok gözünü böye boya Deli mi ne?
İhya Bey buba adam. Tuttuğu altın olsun neme lazım. Beni kızı gibi sever. Sen bizim evin maskotusun kız diyor. Uğur getiriyormuşum diye arada bir makas alır. Olacak artık o kadar. Madam olgaya tenbihat geçmiş. Bana oturup kalkma konuşma öğretsin diye. Kim bilir beklide iyi bir kısmet çıkarsa sevabına everecekler. Dünyada hayır sahabları daha ölmedi...
(kapı vurulur)
Madam galiba. Sen misin madamcığım buyur...
ANKARA AKADEMİ SANAT TİYATROSU OYUNCULUK EĞİTİM PROGRAMI TİRADI

Önceki
Ne diyordum efendicağızıma söyleyim. Beni bu eve evladı manviyatlık aldılar. Bir çocuğu birde Şamamayı gezdiriyorum. İşim o kadar. Şamama evin köpeği. Burda medeniyet varmış be. Eskiden ayaklarımı aydan aya yıkardım. Hem de çorabımı çıkarmadan. Oldu olacak ikisi birden yıkansın diye. Şimdi her gün banyo yapıyorum. Allahın günü yıkanan deri ne kadar yumuşak oluyormuş meğer. Amonyak kokusuna öyle alışmışım ki burada temiz hava ilkin ciğerlerime dokandı.
(Gider masanın üstünden bir resim alıp gösterir)
Filiz'in babası Bülent Bey illetli fakir;karısı evden kaçmış.Adam da böyle sönmüş fenere dönmüş.İhya Bey doktorlara ne paralar yedirmişnafile...Melankoli diyorlar düşman başına.Bana bazen tuhaf tuhaf koyun gibi bakar.(taklidini yapar)Çok dokanıyor içime.Hani birinci perdede çişini bile unutan bunak profesör vardı yadeli doktoruymuş meğer o.Küçük beye şimdi o bakıyor. İki de bir evde benim kılık kıyafetime bile karışır.Yok saçını şöyle tarayok gözünü böye boya Deli mi ne?
İhya Bey buba adam. Tuttuğu altın olsun neme lazım. Beni kızı gibi sever. Sen bizim evin maskotusun kız diyor. Uğur getiriyormuşum diye arada bir makas alır. Olacak artık o kadar. Madam olgaya tenbihat geçmiş. Bana oturup kalkma konuşma öğretsin diye. Kim bilir beklide iyi bir kısmet çıkarsa sevabına everecekler. Dünyada hayır sahabları daha ölmedi...
(kapı vurulur)
Madam galiba. Sen misin madamcığım buyur...
ANKARA AKADEMİ SANAT TİYATROSU OYUNCULUK EĞİTİM PROGRAMI TİRADI

Yazar

Haldun Taner

Çevirmen

İçerik

Seçkin Kaymaz

Keşanlı Ali Destanı, Haldun Taner, Zilha, Bursa konservatuvara hazırlık eğitimi, Bursa konservatuvara hazırlık kursu, Bursa oyunculuk eğitimi, Bursa oyunculuk kursu, Tad Akademi, Tadart, kadın oyuncu tiratları, kadın tiratlar, kadınlar için tiratlar, konservatuvar, konservatuvara hazırlık, konservatuvara hazırlık eğitimi, konservatuvara hazırlık kursu, oyunculuk, oyunculuk atölyesi, oyunculuk eğitimi kursu, oyunculuk eğitimi, oyunculuk kursu, sanat atölyesi, tirat, tiratlar, örnek kadın tiratları

BAŞVURU FORMU

Bizi Bulma Yönteminiz
Neyle ilgileniyorsunuz
bottom of page