top of page

Erkek Tiratları

Ada

Winston

Kokuyorsun john! İçki kokuyorsun, insan kokuyorsun, kadın ve özgürlük kokuyorsun... Özgürlüğünün kokusu midemi bulandırıyor. Çığrımdan çıkarıyor beni. Yalan mı? Üç ay sonra bu saatler, elinin tersiyle ağzındaki bira köpüğünü silip, donunu indirecek ve karşındaki karıya abanacaksın! Yalan mı? Gülecek, içecek, vuruşacak ve unutacaksın. Bırak bu ayakları John! Önümüzde sadece iki ayımız var! İki ay...
John. Yarın taş ocağıma gidince şu bizim ihtiyar Harry'e iyice bak. Gözlerinin içine bak. Onu nasıl değiştirdiklerini görürsün. Ellerine bak. Taşa dönüştürmüşler adamı. Çekiçle, keskiyle çalışmasına dikkatlice bak. Allahın günü, yirmi tane, kusursuz taş blok çıkarıyor adam. Adam taşı sevmiş ve taş olmuş adam. Her şeyi unutmuş. Kendisini aradan çıkarmış, taş olmuş. Buraya nereden geldiğini, neden geldiğini... İşte bende öyle oldum John. Neden burada olduğumu unuttum. Ben neden buradayım John! Ben neden burdayım!!!
Neden senin özgürlüğünü kıskanıyorum John? Ben de gün saymak isterim. Ama neyi sayacağım? Ömrümün tamamını mı? Nasıl sayacağım John? "Bir,bir,bir" diye mi? birgün daha geçti: "Bir!" Bir gün daha yine bir! Bir gün daha geçti gene bir!.. Bir şey şöle John, kardeşim ne olur! "Bir.bir, bir...
Unut beni John... Çünkü ben seni unutacağım. Senin gibi birçokları gelecek, gününü sayıp gidecek ve ben gene unutacağım. Sonra bir gün gelecek, her şey unutulacak...

Kokuyorsun john! İçki kokuyorsun, insan kokuyorsun, kadın ve özgürlük kokuyorsun... Özgürlüğünün kokusu midemi bulandırıyor. Çığrımdan çıkarıyor beni. Yalan mı? Üç ay sonra bu saatler, elinin tersiyle ağzındaki bira köpüğünü silip, donunu indirecek ve karşındaki karıya abanacaksın! Yalan mı?  Gülecek, içecek, vuruşacak ve unutacaksın. Bırak bu ayakları John! Önümüzde sadece iki ayımız var! İki ay...
John. Yarın taş ocağıma gidince şu bizim ihtiyar Harry'e iyice bak. Gözlerinin içine bak. Onu nasıl değiştirdiklerini görürsün. Ellerine bak. Taşa dönüştürmüşler adamı. Çekiçle, keskiyle çalışmasına dikkatlice bak. Allahın günü, yirmi tane, kusursuz taş blok çıkarıyor adam. Adam taşı sevmiş ve taş olmuş adam. Her şeyi unutmuş. Kendisini aradan çıkarmış, taş olmuş. Buraya nereden geldiğini, neden geldiğini... İşte bende öyle oldum John. Neden burada olduğumu unuttum. Ben neden buradayım John! Ben neden burdayım!!!
Neden senin özgürlüğünü kıskanıyorum John? Ben de gün saymak isterim. Ama neyi sayacağım? Ömrümün tamamını mı? Nasıl sayacağım John? "Bir,bir,bir" diye mi? birgün daha geçti: "Bir!" Bir gün daha yine bir! Bir gün daha geçti gene bir!.. Bir şey şöle John, kardeşim ne olur! "Bir.bir, bir...
Unut beni John... Çünkü ben seni unutacağım. Senin gibi birçokları gelecek, gününü sayıp gidecek ve ben gene unutacağım. Sonra bir gün gelecek, her şey unutulacak...

Yazar

Athol Fugard

Çevirmen

Athol Fugard

İçerik

Seçkin Kaymaz

Bursa konservatuvara hazırlık eğitimi, Bursa konservatuvara hazırlık kursu, Bursa oyunculuk eğitimi, Bursa oyunculuk, Bursa oyunculuk kursu, erkek oyuncu tiratları, erkek oyuncu, konservatuvar, erkek tiratlar, konservatuvara hazırlık eğitimi, konservatuvara hazırlık, oyunculuk, oyunculuk eğitimi, konservatuvara hazırlık kursu, oyunculuk eğitimi kursu, sanat atölyesi, oyunculuk atölyesi, tiratlar, tirat, oyunculuk kursu, Athol Fugard, Winston, Yücel Erten, Ada

BAŞVURU FORMU

Bizi Bulma Yönteminiz
Neyle ilgileniyorsunuz
bottom of page